Recep Tayyip Erdoğan


Kanal geosi va tili: Turkiya, Turkcha
Toifa: Siyosat


Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı - President of Türkiye and AK Party Chairman

Связанные каналы  |  Похожие каналы

Kanal geosi va tili
Turkiya, Turkcha
Toifa
Siyosat
Statistika
Postlar filtri


Sosyal medya üzerinden sürekli bize sataşarak, bize hakaret ederek, bize laf yetiştirerek kendisini hatırlatmaya çalışan Bay Kemal kusura bakmasın.

Dostları tarafından atıldığı o kuyudan kendisini biz bile kurtaramayız.

Sırtına yediği o paslı hançeri biz bile çıkaramayız.

14-28 Mayıs seçimlerinde mazlumları hedef göstererek güya seçim kazanmaya çalışan Hitler özentisi, ırkçı faşist zihniyete, milletimiz sandıkta geçit vermedi.

Türkiye’yi kaosa ve kardeş kavgasına sürüklemeyi amaçlayan hayasız akınlara milletimizle birlikte göğüs gerdik.

Mülteci ve insanlık düşmanı bu zavallı zihniyetin siyasette selasını ise “baba-oğul gibiyiz” diyerek kefil olduğu en yakınındaki isimler verdi.

Şimdi Ankara’daki ofislerinde ne kapılarını çalan var ne halini hatırını soran var ne de ülke gündemine dair fikirlerini merak eden var.

Bir köşeye atıldı ve unutuldu.

Ne yapsalar boş, ne yapsalar beyhude.

Tarihin tozlu raflarında unutulup gitmekten kurtulamayacaklar.


Video oldindan ko‘rish uchun mavjud emas
Telegram'da ko‘rish
61 yıllık zulmün, 13 yıllık iç savaşın ardından Baas rejimi düştü ama bakıyorsunuz, yasını sadece Türkiye’deki ana muhalefet partisi tutuyor.

Ellerinden gelse grup kürsüsünde zalim Esed’e mersiye yakacaklar.


Salı günü Balıkesir’imizin Karesi ilçesinde meydana gelen patlamada hatası, kusuru veya ihmali olan varsa onlarla ilgili gereken mutlaka yapılacaktır.

Bundan yakınını kaybeden hiçbir ailemiz, hiçbir Balıkesirli kardeşim şüphe duymasın.

Patlamanın sebeplerini ortaya çıkarmaya yönelik soruşturma çok yönlü ve çok titiz bir şekilde yürütülüyor.

Farklı alanlarda uzmanlardan oluşan bilirkişi heyetimiz de incelemelerini yapıyor.

İlk etapta 10 kişi gözaltına alınmıştır.

Devletin tüm kurumlarıyla seferber olduğu bir olayı farklı yerlere çekmenin adı siyaset değil, acıları istismar etmektir.

Cenazeler bile kalkmadan, daha olayın nasıl olduğu dahi bilinmeden ana muhalefet partisinin genel başkanı çıkıyor ve kürsüden son derece talihsiz açıklamalar yapıyor.

Bu hukuki olarak doğru da değildir, ahlaki ve vicdani hiç değildir.

Muhalefet, annelerini patlamada kaybetmiş masum sabilerin acılarını kirli siyasetine alet etmeden önce çıksın, Beşiktaş Gayrettepe’de, ruhsatı sorunlu eğlence merkezinde yanarak can veren 29 işçinin hesabını versin.

Bir de bizi vicdan yoksunu bu siyasetlerine çekmeye çalışmasınlar.

Şunun bilinmesini isterim:

Acıları yarıştırmak, acıları ayrıştırmak bizim siyasetimiz asla değildir.

Ne adına olursa olsun bugüne kadar böyle gayriahlaki bir yola tevessül etmedik, bundan sonra da etmeyeceğiz.


Birlikten, beraberlikten ayrılmadan, hizmet siyasetinden en küçük bir taviz vermeden inşallah yolumuza devam edeceğiz. Teşekkürler Balıkesir! 🇹🇷


İstiklal Marşı gibi abidevi bir şiirle milletimizin şahsiyetini ve haysiyetini ebedîleştiren, bütün insanlığın vicdanına Safahat’ıyla tercüman olan Mehmet Akif Ersoy’u vefatının 88'inci yıl dönümünde rahmetle, minnetle yâd ediyorum.

63 yıllık çileli hayatının çoğu sürgünle, zorlukla ve mücadeleyle geçen merhum Akif; yaşantısıyla, duruşuyla, dirayetli kişiliği, derin ilmi ve örnek ahlakıyla İstiklal Şairi sıfatını ziyadesiyle hak eden abidevi bir karakterdir.

İnandığı gibi yaşamaktan, yaşadığı gibi yazmaktan hiç vazgeçmedi.

Hayatını şiirine, şiirini de hayatına nakşetmiş büyük bir usta olan Akif’te olmayan hiçbir duygu onun eserlerine girmemiş, gönül imbiğinden geçirmediği hiçbir sözü sarf etmemiştir. Mehmet Akif Ersoy, kalemiyle doğruluk ve cesaret timsaliydi.

İnandığı değerler uğrunda bedel ödemekten asla çekinmeyen Mehmet Akif Ersoy, hissiyatıyla birlikte milletin hayallerine de tercüman olmuştur.

Merhum Akif, varlık-yokluk mücadelemizin ruhunu ve fikrî cephesini inşa eden en önemli münevverlerimizdendir.

Ebedî âleme irtihalinin yıl dönümünde Millî Şairimiz Mehmet Akif Ersoy’u hürmet, rahmet ve minnetle yâd ediyor, vatandaşlarımızı en kalbî duygularımla selamlıyorum.


Video oldindan ko‘rish uchun mavjud emas
Telegram'da ko‘rish
Gençlerimizin asla unutmaması gereken hususlardan biri, Türk-İslam medeniyetinin daha 3 asır öncesine kadar ilim ve sanatta diğer milletlere ilham veren örnek işlere imza atmış olmasıdır.


2024 Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödüllerine layık görülen sanatçılarımızı, ilim ve kültür insanlarımızı tebrik ediyor, Türk sinemasının usta ismi Halit Refiğ’i bu vesileyle bir kez daha rahmetle anıyorum.


CHP’nin eski yönetimi, bilhassa da devrik genel başkanı, Suriye’de işlenen insanlık suçlarına vicdan penceresinden bakmadı, daha doğrusu bakmak istemedi.

Türkiye düşmanı çevrelerin Truva atı ve taşeronu olmaktan çekinmediler.

Reyhanlı katliamından FETÖ’nün MİT tırları ihanetine…

Sığınmacıların hedef gösterilmesinden terör örgütlerine karşı düzenlenen sınır ötesi operasyonlarımıza…

En son 14-28 Mayıs arasındaki ırkçı seçim kampanyalarına kadar sürecin her aşamasında gayrimillî, gayriinsani, gayriahlaki bir yerde durdular.

Bunun arkasında yatan taassubu tabii ki hepimiz çok iyi biliyoruz.

Ancak hatasını kabul etmek, insan için büyük bir erdemdir.

Geç de olsa nedamet getirmek, hakkına girdiği mazlumlarla helalleşmek bir insaniyet göstergesidir.

Nasırlaşmış bir kalp, her şeyden önce insan için taşıması ağır bir yüktür.

Samimi temennimiz, 13 yıl boyunca yanlış yerde duranların en azından siyasi tekaüt döneminde kendilerini tavzih etmesidir.


Video oldindan ko‘rish uchun mavjud emas
Telegram'da ko‘rish
Muhalefetin tüm kışkırtmalarına rağmen milletimiz Suriyeli muhacirlere bir ensar bilinciyle, ensar millet olmanın mesuliyetiyle hep sahip çıktı.

Medeni dünyanın veremediği insanlık sınavını, Rabb’ime sonsuz hamdolsun, Türk milleti olarak biz vermeyi başardık.


Video oldindan ko‘rish uchun mavjud emas
Telegram'da ko‘rish
DEAŞ sadece Batılı ülkeler için değil, Suriye için de Irak için de bizim için de yok edilmesi gereken bir tehdit kaynağıdır.

Bu vahşi yapıyla göğüs göğüse çarpışan tek NATO müttefiki Türkiye’dir.


3 haftadır Esed’in yasını tutanların, Şam’daki müttefiklerini kaybetmenin öfkesini mazlumlardan çıkarma niyetleri şimdiden kendini belli ediyor.

13 yıldır bir kez olsun doğru bir politika geliştiremeyen CHP, aynı hatasını Sayın Özel’in liderliğinde de sürdürüyor.

Sayın Özel’in dün grupta yaptığı açıklamaları son derece talihsizdir, bilgisiz ve saha gerçeklerinden kopuktur.

Sayın Özel, Suriye meselesini hâlen doğru okuyamıyor.

Türk siyaseti adına bu çok büyük bir nakısadır.

Esed’in ülkeden kaçışının ertesi günü mikrofon karşısına geçip ırkçı atak geçirenlerden vicdanlı davranmalarını beklemek elbette ham bir hayaldir.

Ne harabeye dönmüş şehirler…

Ne topraktan fışkıran toplu mezarlar…

Ne Sednaya gibi ölüm kampları…

Ne ellerinde fotoğraflarıyla hücre hücre evlatlarını arayan anaların feryatları...

Evet, bunların hiçbiri onların vicdanını harekete geçiremiyor.

Nasırlaşmış kalplere, nefretin mil çektiği gözlere ne yapsak boş.

Bizim görevimiz, meydanı bunlara terk etmemektir.


İstikrarı bozmadan, güven ortamını zedelemeden, para ve maliye politikalarını sarsmadan, muhalefetin bizi sürüklemek istediği popülizm tuzağına düşmeden, sırtımızda yumurta küfesi taşıdığımızın şuuruyla önümüzdeki süreci çok büyük bir titizlikle yöneteceğiz.

1 Ocak 2025 tarihinden itibaren geçerli olacak net asgari ücret miktarı 22 bin 104 lira olarak belirlendi.

Bu miktar, 2024 yılına göre net %30 artışa tekabül ediyor.

2002’de 184 lira, yani döviz bazında 126 dolar olan asgari ücret, son artışla birlikte 628 dolara çıkmış oldu.

Bütün veriler, Türkiye ekonomisinin yatırım, üretim, istihdam, ihracat ve cari fazla yoluyla büyüme hedefine emin adımlarla ilerlediğini gösteriyor.

Enflasyon düşüyor, ihracatımız yükseliyor, cari açığımız geriliyor, istihdamımız artıyor, sanayide çarklar dönüyor, turizm inşallah rekora koşuyor, uluslararası yatırımcıların ülkemize ilgisi artıyor, büyümemiz 17 çeyrektir kesintisiz devam ediyor...

İnşallah 2025 yılı, bir önceki seneden daha iyi olacak.

Biraz daha sabır, biraz daha gayretle çok daha güzel neticeler göreceğiz.


SGK’ya en borçlu 10 belediyenin 7’sinin CHP’li olması, zirvede 10 milyar liralık borçla İzmir’in bulunması tabii ki tesadüf değildir.

Borçları hatırlatılınca feveran eden CHP’ye, şimdi yolunu gözledikleri eski genel başkanları Bay Kemal’in cümleleriyle şunu söylemek isterim:

“Ne kadar çığırtkanlık yaparsanız yapın. Bağırsanız da çağırsanız da ipe un serseniz de kaçış yok. SGK’ya olan prim borçlarınızı tıpış tıpış ödeyeceksiniz.”

Kusura bakmayın; emeklinin, memurun, işçinin, esnafın, çiftçinin, engellinin, yetimin, öksüzün hakkını size konserlerde, şarap turlarında yedirmeyiz.


Balıkesir’imizin Karesi ilçesindeki bir mühimmat fabrikasında meydana gelen patlama sonucu 12 kardeşimizin hayatını kaybetmesinden büyük bir üzüntü duydum.

Patlamaya ilişkin Balıkesir Valimiz başta olmak üzere ilgili tüm kurumlarımızdan bilgi alarak tüm yönleriyle gerekli tahkikatın derhâl başlatılması talimatını verdik.

Vefat eden kardeşlerime Allah’tan rahmet, ailelerine başsağlığı niyaz ediyor, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum.

Balıkesir’imizin, milletimizin başı sağ olsun.


Suriye’nin toprak bütünlüğü ve üniter yapısının her şartta korunması Türkiye’nin değişmez çizgisidir.

Suriye’nin ve bölgemizin geleceğinde DEAŞ ve PKK dâhil hiçbir terör yapılanmasına yer yoktur.

PKK ve uzantıları ya kendilerini tasfiye edecekler ya da tasfiye edilecekler.

Kürt kardeşlerimize zulmeden, çocuklarını kaçırarak ölüme gönderen, kendileri dışında hiç kimseye hayat ve söz hakkı tanımayan bu katil sürülerini bölgemiz için bir tehdit kaynağı olmaktan mutlaka çıkartacağız.

Suriye’deki bölücü terör örgütü unsurlarına yönelik nokta operasyonlarımızı bir cerrah hassasiyetiyle sivillerin kılına zarar vermeden sürdürmekte kararlıyız.

Suriye’deki yeni yönetimin bu konudaki kararlılığını memnuniyetle karşılıyoruz.

Yakın zamana kadar bölücü örgütün arkasında duran Batılı ülkelerin de bu canilerden desteğini yavaş yavaş kestiğini görüyoruz.

Şunu rahatlıkla ifade edebilirim:

PKK ve uzantıları için zaman kısalıyor, çember daralıyor, yolun sonu görünüyor.

Kimin eteğine yapışırsa yapışsınlar…

Kimin tetikçiliğini yaparsa yapsınlar…

Hangi yabancı odağa sarılırsa sarılsınlar…

Şunu çok iyi bilsinler ki kendilerini bekleyen acı akıbetten kaçamayacaklar.

Şairin dediği gibi “belki yarın, belki yarından da yakın” bir sürede, 40 yıldır kanımızı emen bu beladan Allah’ın izniyle kurtulacağız.

Terör duvarını da tamamen yıktıktan sonra Türkler, Araplar, Kürtler olarak hep beraber büyük bir kucaklaşmaya imza atacağız.

Barışın, huzurun, refahın ve kalkınmanın bölgemizin tamamına hâkim olduğu, çatışmalarla değil kardeşlikle anılan bir iklimi inşallah tesis edeceğiz.

Bu güzel günlerin şafağı artık sökmeye başlamıştır.

Bugünümüz nasıl dünden daha iyiyse yarınlarımız da bugünden çok daha iyi olacaktır.


Video oldindan ko‘rish uchun mavjud emas
Telegram'da ko‘rish
2002 yılında asgari ücretli bir kardeşimiz evinde kullandığı 200 kilovatsaat elektrik için aylığının %20’sini, 100 metreküp doğal gaz için ise %26’sını ayırmak mecburiyetindeydi.
 
Bugün aynı miktar elektrik için aylığının %2,4’ünü, doğal gaz için de %5,6’sını ayırması yeterlidir.


Video oldindan ko‘rish uchun mavjud emas
Telegram'da ko‘rish
Suriye’de en zor günler Allah’ın izniyle artık geride kalmıştır. Dökülen mübarek şehit kanları da Suriye halkının çektiği çileler de boşa gitmemiştir.

61 yıllık Baas karanlığına son veren Suriyeli kardeşlerimizin ülkelerini yeniden ayağa kaldıracaklarına eminim.


İsrail’in artan saldırganlığının gerisinde Suriye’deki devrimi gölgelemek, Suriye halkının umutlarını boğmak olduğu anlaşılıyor.

İsrail fırsatçılık yapsa da er ya da geç işgal ettiği topraklardan çekilecektir, buna mecbur kalacaktır.

Elinde 50 bin Gazzeli masumun kanı olan Netanyahu’nun tuttuğu yol, yol değildir.

Daha fazla kan dökerek, daha fazla can alarak, daha çok toprağı işgal ve istila ederek varılacak yer sadece daha fazla güvensizliktir, huzursuzluktur.

İsrail’de şayet bir devlet aklı varsa, bunu ne kadar erken idrak ederlerse o kadar iyi olacaktır.


Suriye’de yeni yönetimde görev alan isimleri hepimiz gururlanarak takip ediyoruz.

Türkiye’de eğitim almış, milletimizle gönül bağı olan kardeşlerimizi çeşitli makamlarda gördükçe Rabb’imize bir kez daha hamdediyoruz.

Suriye devriminin lideri Sayın Ahmed Şara ile yakın diyalog halindeyiz.

Suriye’nin komşusu ve kardeşi olarak yeni süreci en iyi okuyan, en iyi tahlil ve tetkik eden ülke konumundayız.

“Doğru duvar yıkılmaz” inancıyla Suriye krizinin ilk anından itibaren hep tarihin doğru tarafında yer aldık.

Rabb’im bizi önce Suriyeli mazlumlara, sonra da bize inanan ve itimat eden aziz milletimize mahcup etmedi.

Bugün sadece Suriye halkının değil, Türkiye’nin adını duyunca gözleri parlayan yüz milyonlarca kardeşimizin yüzüne de vakarla bakabiliyoruz.

Şüphesiz bu süreçte en ağır imtihanımız, 14-28 Mayıs seçimleri döneminde yürütülen alçakça kampanyaya karşı göğsümüzü siper etmemiz olmuştur.

Esas meselenin seçim kazanmak değil, her şeyden önce gönül kazanmak olduğunu bir kez daha gördük.

Rabb’imizin yardımı ve milletimizin engin ferasetiyle hem seçimleri kazandık hem de Suriye halkının zaferine giden yolun taşlarını döşedik.

Zalim rejime karşı savaşı kazanan Suriye halkının zaferi de kazanması ve başarılarını kalıcı hale getirmesi için gereken her türlü desteği vereceğiz.


Biz istiyoruz ki dünya ve Türkiye değişirken muhalefet partileri de kendini değiştirsin, yenilesin, güncellesin.

Hadi zihniyet değişmiyor; bari en azından üslup değişsin, tarz değişsin, söylem değişsin.

“Böyle gelmiş ama artık böyle gitmesin” diyoruz.

Ancak her defasında muhalefete dair acı gerçeklerin sert duvarına çarpıyoruz.

Dünyayı takip eden, gelişmeleri doğru okuyan, ülkeye ve millete ufuk çizen, hepsinden öte sözünün ağırlığı olan bir muhalefet henüz ülkemizde neşvünema bulmadı.

Son bütçe görüşmelerinde de afaki söylemler, ucuz polemikler, buram buram provokasyon kokan açıklamalar dışında hiçbir şey göremedik.

Yıllar geçiyor, isimler değişiyor, liderlik koltuğunda oturanlar değişiyor ama muhalefetin siyaset tarzında zerre miskal tekâmül yaşanmıyor.

2025 yılının, muhalefet zihniyetinde ve tarzında asgari düzeyde de olsa bir iyileşmeye kapı aralamasını ümit ediyoruz.

20 ta oxirgi post ko‘rsatilgan.